ABD’nin güneyinde ırkçı beyazlar, iş adamı kıyafetleriyle kendilerine makul bir görünüm vermeye çalışarak ırkçı planlarını uygulamaya çalışıyorlar. İç savaşta konfederasyon generali olan Robert E. Lee’nin heykelinin kaldırılması planına karşı Charlottesville’de ırkçıların düzenlediği protesto eylemi, bunu nasıl yapabileceklerini gösteriyor.
Charlottesville’deki yürüyüşe katılanlar kendilerine sivil süsü vermişti. Ancak yakından bakıldığında protesto eylemi çok az Amerikalının fark edebileceği şekilde III.Reich’ın zehirli sembolizmini yansıtıyordu. Charlottesville’deki göstericiler görünüşte savundukları heykelin estetik veya kentsel değeriyle ilgilenmiyorlardı. Onların argümanlarının esası, bu heykelin kaldırılmasının beyaz ırk dedikleri şeye saldırıyı sembolize etmesiydi.
Göstericiler, yürüyüş esnasında geceleyin meşale yakarak 1930’larda Nürnberg’te gerçekleşen Nazi yürüyüşlerine (o yürüyüşlerde alevin önünde saygıyla eğilerek Aryan ırkının arınmasına vesile oluyorlardı.) selam veriyorlardı. Göstericiler bu zehirli bağlantıyı Nazi sözü olan ve Cermen ırkının saflığıyla işleyen toprağı bağdaştıran “kan ve toprak” sloganı atarak pekiştiriyorlardı.
Naziler ve Güney eyaletlerinde anıtlarda anılan Amerikan beyaz ırkçılığı geleneği aynı zehirli ağacın meyveleridir. Bu bağlamda onların savunduğu konfederasyon bayrağı aslında Nazi ambleminin meşrulaştırılmış bir alternatifi olarak görülebilir.
Kaynak: https://www.nytimes.com/2017/05/22/opinion/white-supremacist-confederate…