Deutsche Welle çalışanlarının kötü yönetim, sindirme ve tacizden şikayet ettiği iddia edildi
Süddeutsche gazetesinin haberine göre, Almanya hükümeti tarafından fonlanan basın kuruluşu Deutsche Welle (DW) gazetesi çalışanlarının kötü yönetim, sindirme ve tacizden şikayet ettikleri iddia edildi. Ayrıca bazı çalışanların bu nedenle işten atıldığı öne sürüldü. Gazete haberi, iç yazışmalara ve çalışanların ifadelerine dayandırdığını belirtti. Haberde, 2019 yılında Arapça redaksiyonundaki bir sunucunun bir çalışanına tecavüz iddiasıyla gündeme geldiği söylendi. Sunucunun işten çıkarıldığı ancak soruşturmanın net bir delil bulunamadığı gerekçesiyle sona erdirildiği belirtildi. Olayın ortaya çıkmasının ardından geçen yıl farklı birimlerden 350 redaktörün DW Yönetim Kurulu Başkanı Peter Limbourg’a mektup yazdığı ifade edildi. Bu kişilerin de ırkçılık, ayrımcılık ve cinsel taciz şikayetinde bulunduğu vurgulandı.
“Senin parmaklarını kırarım”
Süddeutsche gazetesinin yayınladığı haberde, bir çalışanın kendisinden küçük olan çalışana “senin parmaklarını kırarım” dediği iddia edildi. Başka bir yöneticinin de personeline sürekli sinirli şekilde bağırdığı ve Covid-19 (koronavirüs) salgını öncesi bir editör toplantısında, bir sunucunun kamera önünde olamayacak kadar çirkin olduğu söylenerek diskalifiye edildiği öne sürüldü. Haberde, görevine son verilen 3 serbest muhabirin Berlin’deki Deutsche Welle (DW) yerleşkesine girişlerinin yasaklandığı aktarıldı. Söz konusu muhabirlerin fotoğraflarının “giriş yasağı bulunan kişiler” olarak asılarak rencide edici bir tutum takınıldığına işaret edildi. Deutsche Welle hakkında çıkan iddiaların bazılarını reddetti. Bazı konularda ise cevap vermekten kaçındı. Haberde ayrıca Almanya’nın sesi olarak bilinen DW’nin geçen yıl Alman hükümetinden 365 milyon avroluk bütçe aldığı kaydedildi.
Deutsche Welle’in spekülatif haberleri
Almanya hükümeti tarafından fonlanan basın kuruluşu Deutsche Welle, Türkiye karşıtlığı ve Erdoğan düşmanlığı ile biliniyor. Nitekim yaptığı spekülatif haberlerle de tepki topluyor. Almanya’da olan olayları insan hakları, özgürlük ve demokrasi adı altında veren gazete, aynı olay Türkiye’de olduğunda provokasyona başlıyor. Kışkırtıcı başlıklarıyla spekülatif haberlere imza atıyor. Deutsche Welle Avrupa’da akıbeti belirsiz mülteci çocuklardan, Almanya’da kaybolan sığınmacı çocuklardan hiç söz etmezken sadece Türkiye’nin içişleri ile uğraşıyor. Avrupa’da Müslümanlara yapılan saldırılardan ise asla söz etmiyor. Hz. Muhammed’e ( S.A.V) yönelik çirkin karikatürleri ifade özgürlüğü adı altında değerlendiriyor. Ancak Türkiye’deki olayları provokatörce yorumlayarak Türk halkını kin ve nefrete sürüklemeye çalışıyor.
