Avusturya’da 2015 yılında Müslümanlara yönelik 156 saldırı gerçekleşti. Avusturya’daki Müslümanlara yönelik saldırıları kayıt altına almak üzere kurulan Avusturya Müslümanlar için Dokümantasyon Merkezi, Concordia Basın Kulübü’nde “2015 Anti-Müslüman Irkçılık Raporu”nu açıkladı.
Rapora göre 2015 yılında Müslümanlara yönelik 156 saldırı yapıldı. Bu saldırıların yüzde 95’ine Müslüman kadınlar maruz kaldı. Saldırıların, nefret suçu, sözlü saldırı, ayrımcılık, İslamofobik saldırılar ve diğer saldırıları içerdiği belirtilen raporda, saldırıların sosyal medya, metrolar ve kamu kurumlarında gerçekleştiği kaydedildi.
Rapora göre, saldırıların yüzde 40’ı kişilere yönelik sözlü saldırı, yüzde 13’ü nefret söylemi, yüzde 12’si fiziksel saldırı, yüzde 9’u İslamofobik saldırılar, yüzde 22’si ise diğer saldırılar olarak kayıtlara geçti.
Avusturya Müslümanlar için Dokümantasyon Merkezi adına açıklama yapan Elif Öztürk, merkez kurulduktan sonra ilk raporu yayımladıklarını ifade ederek, 156 saldırı vakası aldıklarını ancak bu sayının çok daha yüksek olduğunu tahmin ettiğini söyledi.
Myanmar İslami Dini İşler Konseyi Genel Sekreteri Tin Maung Than, ülkenin güneyinde bir cami yakınına inşa edilen Budist anıtının, bölgede şiddeti kışkırtma amacı taşıdığını söyledi. Than, yaptığı açıklamada, “Budist çoğunlukla azınlıktaki Müslümanlarla Hristiyanlar arasında güvensizlik ortamı yaratmak isteyen kişiler var. İnsanlarımızdan onlarla tartışmaya girmemelerini istiyoruz.” dedi.
Myanmar’daki Müslüman topluma tahriklere kapılmamaları çağrısında bulunan Than, “Artık topluluklar arasında şiddet görmek istemiyoruz.” ifadesini kullandı. Myanmar’ın Karen eyaletinde Shwe Gone köyünde bölgede etkili bir Budist rahip olan Thu Zana ve müritleri, yerel yöneticilerin ve çalışanların itirazlarına rağmen dün bölgede cami yakınına Budist anıtı dikmişti.
Karen Budist Ordusu’nun önde gelen üyelerinden biri olan Thu Zana’nın liderliğinde geçen hafta bir kilise yakına benzeri bir anıt dikilmişti. Tin Maung Than, Thu Zana’nın daha önce de müritlerine Thakhutkone köyündeki camiyi havaya uçurmaları emri verdiğini hatırlatarak, “Bizler bu kişilerin, Budist toplumunu temsil ettiğine inanmıyoruz.” dedi.