Yunan makamları tarafından Türkiye’ye geri gönderilen göçmenler, Avrupa ülkeleri tarafından maruz kaldıkları istismarın ayrıntılarını anlattı.
Avrupa’ya ulaşmaya çalışan göçmenlerin bulunduğu zor durumda yaşadığı en son trajedi Edirne’nin Akçadam ve Adasarhanlı köyünde dört belgesiz göçmenin donmuş cesedinin bulunması oldu. Yunanistan, göçmenleri Türkiye’ye “geri itmekle” suçlanıyor.
Belgesiz göçmenler, Yunan polisinin mültecileri dövdüğünü ve Türkiye’ye geri gönderdiklerini söyledi .
İnsan tacirleri, Yunan sınırına yakın Türk köylerine göçmenleri bırakıyor. Orada göçmenler, Meriç nehrini geçerek Yunanistan’a ulaşıyorlar.
Bu rota, Avrupa hayali için Suriye, Afganistan, Pakistan ve Irak’tan gelen göçmenler tarafından kullanılıyor.
Türkiye ile Yunanistan arasındaki anlaşmaya göre Türkiye’den Yunan adalarına geri gönderilen her Suriyeli göçmen için bir Suriyeliyi Türkiye AB’de iskan edilecek.
Ancak son zamanlarda Yunan polisi zorla göçmenleri Türkiye’ye geri gönderiyor. Bazıları Türkiye’ye dönüş yolunda donmuş oluyor.
Edrine’deki Adasarhanlı köyü, Yunan polisinin köyün hemen karşısındaki bir bölgeden Türk toprağına gönderdiği göçmenlerin buluşma noktası oldu.
Göçmenlerin cesetlerinin bulunduğu köydeki sıcaklık, donmamayı ve direncin düşmemesini daha da zorlaştırıyor.
Bitkin durumda bir grup göçmen, köyün merkezinde güneşi yakalıyor. Başlangıçta konuşmaya tereddüt etseler de daha sonra durumlarını anlattılar.
Bir ormandaki topladığı kızılcıkları gösteren bir göçmen, “Bununla besleniyoruz” dedi.
Dört ay önce Avrupa’ya gitmek için Irak’tan Türkiye’ye geldiklerini söylediler.
Onları buraya getiren kişiye 2,000 dolar verdiklerini belirttiler.
Onların ifadelerine göre, Yunan polisi onları yakaladı ve bir gün Yunan topraklarında tuttuktan sonra Türkiye’ye geri gönderdi.
Göçmen, “Bize hem yemek vermediler hem de bizi dövdüler” diye belirtti.
Geçtiğimiz hafta dört göçmenin donarak öldüğünü öğrendiklerinde, “Irak’ta da yaşanacak bir hayat yoktu” diye cevap verdiler.
Adasarhanlı’daki köylüler, sınır dışı edilen göçmenler için kıyafet topluyorlar. Göçmenlerin, ıslak kıyafetlerini kuru kıyafetlerle değiştirmek için köyün düğün salonuna götürüyorlar.
Muhtar İbrahim Dalkıran “Buraya sığındılar çünkü köyümüz sınırın yakınında. Onlara yardım etmeye çalışıyoruz ama daha fazla giysiye ihtiyacımız var. ” dedi.
Bir köylü, göçmenin Yunanistan’dan ayakkabılarına bakarak geri gönderilip gönderilmediğini anlayabileceklerini belirtti.
Köylü, “Ayakabı yok ise, geri gönderildikleri anlamına geliyor, çünkü Yunan polisi ayakkabı bağcığı topluyor” diye açıkladı.
Köylüler “Yunanistan’a gitmemelerini söylüyoruz . Ama dinlemiyorlar.” dedi.
Kaynak: Hurriyet Daily News