Fransa’nın Calais kentindeki sığınmacı kampı Jungle’nın tahliyesinde sona gelindi.
İngiltere’ye geçmek isteyen sığınmacıların geçiş güzergahı olan ve yaklaşık 7-8 bin sığınmacının kaldığı Jungle sabah saatlerinden itibaren boşaltılmaya başlanacak.
Fransa ve İngiliz hükümetlerinin ortak düzenleyeceği operasyona ilişkin Pas-de-Calais Valisi Fabienne Buccio, tahliyenin detaylarına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Buccio, tahliyenin sabah Fransa saati ile 08.00 itibarıyla başlayacağını ve tahliyenin detaylarının bugün sığınmacılarla paylaşıldığını aktardı.
Gün içerisinde kamptaki sığınmacılardan oluşan gruplarla görüştüğünü aktaran Buccio, sığınmacıları temsil eden bu grupların Valiliğin mesajını iletme konusunda kendilerine yardımcı olduğunu dile getirdi.
Buccio, “Bugün benim için kişisel olarak da zor bir gün. Hem insan onuruna hem de Fransa’ya yakışır bir tahliye olacak. Tüm sığınmacılar bugün yapılan toplantıyla bilgilendirildi” ifadesini kullandı.
Sığınmacıların, kampı sabah saatlerinde terk ederek kamp yakınında kurulan karşılama merkezine geleceğini ifade eden Buccio, merkezin kamptakileri ağırlayacak donanımda olduğunu kaydetti.
Merkezde gruplara ayrılacak sığınmacılar birkaç hafta içerisinde ülkenin çeşitli bölgelerinde bulunan sığınmacı merkezlerine gönderilecek.
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Pierre-Henry Brandet de tahliyede herhangi bir karışıklığa geçit vermemek için hem bakanlık hem valilik olarak ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
Brandet “Çok sayıda polis ve güvenlik gücünün görev yapması kampın ve kamptakilerin güvenliği için. Tahliyenin polis gücüyle yapılacağı algısı doğru değil. Tahliyeyi provoke etmeye çalışan kişi ve gruplar içeri sokulmayacak. Dileriz her şey umduğumuz gibi geçer” ifadesini kullandı.
Sığınmacıları bilgilendirmek için Jungle’a gelen Fransa Göçmenlik Ofisi (OFII) Genel Direktörü Didier Lechi de operasyonun 4-5 gün sürmesinin beklendiğini belirtti.
Paris’in içinde bulunduğu Ile de France ve Korsika dışında sığınmacıların Fransa’nın tüm bölgelerine dağıtılacağını anlatan Lechi, şöyle konuştu:
“Ile de France’da zaten yeteri kadar sığınmacı var. Korsika için de uçağa binmek gerektiği için bu 2 bölge dışında sığınmacıları Fransa’nın çeşitli bölgelerine göndereceğiz. Onlara 2 bölge seçeneği sunacağız, ikisinden birini seçecekler. İngiltere’de ailesi olanlar, İngiliz hükümetinin de onayıyla aile birleşmesi talebinde bulunabilecekler. Bir kısmı hala Fransa’ya sığınma başvurusu yapıp yapmayacağına karar vermiş değil. Onlar da geçici karşılama merkezinde birkaç hafta kalabilecek”
Yaşları genelde 15 ile 35 arasında değişen kamp sakinleri, Jungle yıkılsa bile çok kısa zamanda başka bir Jungle’ın kendiliğinden oluşacağı görüşünde ancak Fransız yetkililer, kampı tamamen bitirmekte ve bir daha benzer bir kampın oluşmasına izin verilmeyeceği konusunda oldukça kararlı.
Zira pazartesi günü yapılacak tahliyenin yöntemi de Fransa’nın artık Jungle dosyasını sonsuza kadar kapatmak istediğini gösteriyor. Kampın bir kısmı şubat ayında tahliye edilmiş ancak polis çadırlarını terk etmek istemeyen sığınmacılara sert müdahale etmiş, tahliye bir hafta sürmüştü.
Tahliyenin daha kolay geçmesi için Jungle’daki 72 dükkan ve lokanta geçtiğimiz günlerde kapatılmıştı.
Operasyonda bin 250 polis ve jandarma görev yapacak. 5 gün sürmesi beklenen işlem için ilk gün 60, ikinci gün 45 otobüs sığınmacıların tahliyesi için hazır bulundurulacak.
Fransa’nın Calais kentindeki Jungle sığınmacı kampının tahliyesine saatler kala, Calais halkı kararda geç kalındığını söyledi.
Pas-de-Calais Valiliği tarafından sabah Fransa saatiyle 08.00’de tahliyesine başlanacak kampla ilgili AA muhabiri Calais halkının görüşlerini sordu.
Calais nüfusunun bir kısmı kampın oluşmasında hükümeti suçlarken bir kısmı ise sığınmacıların aşırıcı grupların hedefinde olduğunu kabul etti.
AA muhabirine konuşan 65 yaşındaki emekli öğretmen Jean-Marie, sığınmacıların sayılarının artmasıyla şehirde çok dolaşmaya başladığını bunun da zaman zaman rahatsız edici olduğunu söyledi. Jean-Marie, tahliye kararının oldukça geç olduğunu dile getirerek “Sığınmacılardan rahatsız değilim diyemem ama burada halk olarak yapacağımız hiç birşey yok. Devletin bu soruna çok daha önce çözüm bulması gerekliydi.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan aşırı sağın kalesi olarak bilinen Calais’de ırkçı grupların hedefi olan sığınmacıları gidecekleri merkezlerde de benzer tehlikeler bekliyor.
Özellikle muhalefetteki Cumhuriyetçiler Partisi’nin yönetimde bulunduğu bölgelerde, sığınmacıların gelmemesi için kampanya başlatılırken Elabe Araştırma Kuruluşu’nun düzenlediği ankete göre Fransızların yüzde 56’sı sığınmacıların kendi şehirlerinde ağırlanmasına olumsuz bakıyor.
Yabancı karşıtı tutum belli bölgelerde ise kabul merkezlerine kimliği belirlenemeyen gruplar tarafından yapılan saldırılara dönüştü. Paris’in Forges-les-Bains adlı banliyösünde sığınmacıları ağırlaması beklenen kabul merkezi kundaklanırken, ülkenin batısındaki Saint-Brevin ve güneydoğusundaki Saint-Hilaire-du-Rosier kentlerinde ise sığınmacı merkezleri ateşe verildi.
Yaklaşık 170 sığınmacı kabul etmesi beklenen güneydeki Beziers kentinin aşırı sağcı tutumuyla bilinen Belediye Başkanı Robert Menard ise şehrin pek çok yerine astırdığı afişlerle hükümetin planını eleştirdi.