Mülteci Hakları Veri Projesi’ne bağlı araştırmacılar tarafından yapılan araştırma sonucunda, Fransa’nın Calais kentinde mültecileri hedef alan polis şiddetinin hayati risk içeren boyutlarda olduğu tespit edildi. Araştırmacılar 94’ü çocuk olmak üzere 233 mülteci ile yaptıkları mülakat sonucunda Fransız polisinin ayrımcı ve orantısız vahşetini gözler önüne serdiler. Raporda ayrıca Fransız ve İngiliz yetkililerin mültecileri kaderlerine terk etmelerinin bölgedeki ırkçıların ve polisin nedensiz ve sistematik saldırılarına maruz kalmalarına yol açtığı belirtildi.
Jungle diye anılan Calais sığınmacı kampının bir yıl önce tamamen yıkılarak boşaltılması, Birleşik Krallık’ta yeni bir yaşam umuduyla toplanan mültecilerin Fransa’da belli bölgelere dağıtılmaları anlamına geliyordu. Ancak mültecilerin su, yiyecek ve diğer temel ihtiyaçlarını karşılamakta açıkça başarısız olan düşman ve şiddet dolu ortama rağmen liman kenti Calais pek çok mülteci için cazibe noktası olmaya devam etti. Araştırmacılar çok sayıda polisin mülteciler uyurken biber gazı sıktıklarını, ayrıca ayakkabılarına ve battaniyelerine zorla el koyduklarını belgelediler. Mülteci Hakları Veri Projesi kurucu Marta Welander, polisin uyguladığı vahşet ve yıldırma politikasının sürdürülemez duruma yönelik bir çözüm olmadığını belirterek araştırmanın sonucunda her 10 kişiden 9’unun kendisini güvensiz hissettiğini, aynı oranda mültecinin polis şiddetine de maruz kaldığını belirtti.
16 yaşındaki Eritreli mülteci, şahit olduğu bir zulmü şöyle aktardı: “Cop saldırısı o kadar aralıksız sürdü ki mağdurun öldürüleceğini düşündüm. Kurtulabileceğini sanmazdım. Çocuk fiziksel olarak güçlü gözükmüyordu.” Raporda pek çok hadisede polis şiddetinin hayati risk içeren boyutlara ulaştığı belirtildi. Bir başka hadisede 17 yaşındaki Eritreli kız, polisin kendisini tutukladığını ve arabayla akşam saatinde ücra bir yere götürüp bıraktığını, karanlıkta korku içinde yolu bilmeden üç saat boyunca yürüyerek Calais’e geri dönebildiğini aktardı. Çocuk mülteciler ise polislerin gece 4 sularında baskınlar yaparak uyku tulumlarına biber gazı sıktıklarını, böylece tulumlarının kullanılamaz hale geldiğini belirttiler. 16 yaşındaki Afgan çocuk, polislerin yüzüne göz yaşartıcı gaz sıktıklarını, battaniyesini ve ayakkabısını aldıklarını ve kendisini sık sık sopalarla dövdüklerini aktardı. Bir başka Afgan çocuk ise polisin bacağını kırdığını ve şimdi sırt ağrısı çektiğini anlattı. Raporda araştırmaya katılan mültecilerin %82.4’ünün şiddet, ırkçı ve kötü muameleye maruz kaldığı belirtildi.
Fransız yönetimi ve güvenlik güçlerinin yaptığı soruşturma sonucunda ortaya çıkan raporda da polisin mültecilere yönelik aşırı güç kullandığı belirtildi. Ancak Fransız yetkililerden yapılan açıklamada raporların olgulara değil, bireylerin beyanlarına dayalı olduğu belirtilerek iddialar reddedildi.
Kaynak: https://www.theguardian.com/world/2017/oct/29/calais-child-refugees-poli…
