Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK), Arakan eyaletindeki sivillerin korunması için Myanmar hükümetine çağrıda bulundu.
BMMYK Sözcüsü Adrian Edwards, BM Cenevre Ofisi’nde düzenlenen basın toplantısında, Arakan’da yaşanan şiddet olaylarına değindi.
Myanmar’ın Arakan eyaletinin kuzey kesimindeki sivillerin güvenliği ve sağlığı hakkında endişe duyduklarını vurgulayan Edwards, “Myanmar hükümetini, hukukun üstünlüğü ve uluslararası yükümlülükleri çerçevesinde topraklarındaki bütün sivilleri korumaya ve onurlarına sahip çıkmaya davet ediyoruz.” ifadesini kullandı.
Edwards, Myanmar hükümetinin sürdürdüğü askeri operasyonlar sonucu binlerce sivilin yerlerinden edildiğine dikkat çekerek, hükümeti sükunete ve sivillere insani yardım erişimi sağlamaya davet etti.
Bölgedeki olaylardan etkilenen nüfusun acil gıda, barınak ve tıbbi yardıma ihtiyaç duyduğuna işaret eden Edwards, 9 Ekim’de Arakan eyaletinin kuzeyinde 160 bin sivile yönelik insani yardım kuruluşları tarafından sürdürülen insani yardımların Myanmar hükümetince askıya alındığını anımsattı.
Edwards, yardımların tekrar başlatılması ve sivillerin korunması için Myanmar hükümetine çağrıda bulundu.
Bangladeş hükümetinin de şiddetten kaçan siviller için sınırını açık tutması gerektiğinin altını çizen Sözcü Edwards, BMMYK olarak bölgede erişim izinleri olmadığı için saldırıya uğrayan köyler ve sivillere ilişkin detaylı bilgi edinemediklerini kaydetti.
Myanmar’da ordunun, ekim ayında sınır karakollarına düzenlenen saldırıların ardından çatışmalara sahne olan Arakan eyaletinde Müslümanlara (Rohingyalar) ait köylere düzenlediği saldırılarda 28 kişi öldü.
İnsan Hakları İzleme Örgütünün yayınladığı 22 Ekim-10 Kasım tarihli uydu görüntüleri de bölgede 430 evin yakıldığını gösteriyor.
ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın devreye girmesinin ardından Mısır, Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimlerini kınayan karar tasarısını oya sunmaktan vazgeçti. BBC’ye konuşan bir ABD’li yetkili, Washington’ın tasarıya çekimser oy vermeyi değerlendirdiğini söylemişti. Daimi üye ABD’nin bu yönde oy kullanması, tasarının kabul edilmesinin yolunu açabilirdi. Daha sonra İsrailli bir yetkili Reuters Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada, Donald Trump’ın ekibiyle temasa geçtiklerini söyledi.
Mısır’ın tasarısı, İsrail’in yeni yerleşimler inşa etmesini durdurması gerektiğini ve inşaatların uluslararası hukuku ihlal ettiğini söylüyordu.ABD geleneksel olarak veto hakkının bulunduğu BM Güvenlik Konseyi’ndeki İsrail karşıtı kararları engelliyor. Ancak Obama yönetiminin, iktidardaki son ayında bu stratejiden vazgeçeceği ve tasarının onaylanmasına izin vereceği yönünde spekülasyonlar yapılıyordu. Trump dün Güvenlik Konseyi’ne tasarıyı veto etmesi çağrısında bulunmuştu. Trump yaptığı yazılı açıklamada, “İsrail ve Filistinliler arasındaki barış taraflar arasında doğrudan görüşmelerle gelecek, BM’nin koşullar dayatmasıyla değil. Bu, israil’i müzakerelerde çok kötü bir konuma getiriyor ve tüm İsrailliler için çok haksız bir durum” demişti.
Oylamanın ertelenmesinin ardından İsrailli bir yetkili, Obama yönetimini ABD çekimser oy kullanmaya karar verirse Trump’la görüşecekleri uyarısında bulunduklarını söyledi ve doğrudan Trump’tan müdahale etmesini istediklerini doğruladı.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah el Sisi Trump’la bir telefon görüşmesi yaptı. Mısır Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, iki liderin Trump yönetimine konuyu ele alma fırsatı verilmesi konusunda görüş birliğine vardıkları kaydedildi. Ancak BM Güvenlik Konrseyi’nin diğer dört üyesi, Mısır’a oylamanın yapılmaması halinde, tasarıyı kendilerinin oylamaya getireceği uyarısında bulundu. Yeni Zelanda, Venezüella, Malezya ve Senegal, oylamayı konsey gündemine getirme haklarını saklı tuttuklarını açıkladı. Bu dört ülkenin hiç biri konseyin daimi üyelerinden değil.